Bu firmaların başta Fransa olmak üzere önemli Avrupa ülkelerinde önde gelen şirketleri satın aldığını yazan dergi:TEHLİKE ARTIYOR

'Tehlike çok büyük. Çinli, Rus ve Türk şirketleri kendi şirketlerimizi ele geçirip, Avrupa'yı istila edecekler. Ceplerinde yeterince nakit var. İstedikleri şirketi alabilirler. Acilen, önlem almamız gerekiyor' yorumunu yaptı.

Fransız patronların, soğuk savaş dönemini özlediklerini de dikkat çeken dergi, Avrupa'nın önde gelen beyaz eşya markalarından Türk markası Arçelik'in Fransa'da çoktan yatırım yaptığını ve pazarın yüzde 6'sını hedeflediği belirtti. Fransız Yabancı Yatırımlar Ajansı'ndan Fabrice Hatem ise 'Doğulu şirketler, bizi evimizde mağlup etmek için geliyor. Bunu görmemek için kör olmak gerekir' dedi.

NAKİT SIKINTILARI YOK

Boston Consulting Group'un raporuna göre, Fransız Arcelor'u satın alan demir-çelik devi Mittal gibi gelişmekte olan ülkelerde en az 20 şirket daha var. Bu şirketler oldukça zengin ve nakit sıkıntısı çekmiyor. Bunların arasında Çinli beyaz eşya devi Cemex, Rus enerji şirketi Gazprom başı çekiyor. Fransa'nın Doğulu uluslararası devlere uzun süre dayanamayacağını yazan dergi, acil önlemler alınmasını talep etti.

Gelişmekte olan ülkelerin Batılı şirketlere göre daha hızlı büyüdüğüne dikkat çeken Boston Consulting Group'un raporunda şu ifade yer aldı: 'Doğu'nun en büyük 100 firması, son 6 yıldır Batılı rakiplerine göre yüzde 24 daha hızlı gelişti. Amerikalı rakipleriyle karşılaştırıldığında ise bu oran yüzde 16 seviyesinde kaldı.

HIZLI BÜYÜYORLAR

Gelişmekte olan ülkelerin firmaları, Batılı şirketleri satın almak için 2005'te 33 milyar euro harcadı. 2002 yılında, 7.2 milyar euro olan bu tutar, üç yılda toplam 4.5 kat arttı. Doğulu şirketler Avrupa'da en çok havacılık, ulaştırma, telekom, ilaç, beyaz eşya, otomobil sektörlerine yatırım yaptı.'

Ekonomik korku boş

SABANCI Holding Başkanı Güler Sabancı, Avrupa Birliğinin Türkiye'ye, Türkiye'nin AB'ye ihtiyacından daha fazla ihtiyaç duyduğunu söyledi. Güler Sabancı, Financial Times'ın dünkü sayısında yayımlanan makalesinde, süreçte ortaya çıkabilecek engellerden duyulan korkulara rağmen, müzakerelerin nihai olarak başarılı bir sonuca varacağı konusunda iyimser olduğunu vurguladı. Sabancı, 'Türkiye'nin Avrupa içindeki stratejik önemi inkar edilemez. Buradaki temel mesele siyasidir. Çoğunlukla ekonomik korkular öne sürülmekle beraber bu iddialar oldukça boştur' dedi.