Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp
Merkezi'nde karaciğer uyuşmazlığı nedeniyle vefat eden Sivas Valisi
Zübeyir Kemelek’in ailesine taziye ziyareti için Çorum’un İskilip
ilçesine gelen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti seçim
bürosunu ziyaret etti. Seçim bürosu ziyaretinde halka hitap eden Bakan
Yılmaz, AK parti İskilip Belediye Başkan adayı Recep Çatma’ya destek
istedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Milli İradeye Saygı
mitinglerini dün Sivas’ta başlattığını hatırlatan Bakan Yılmaz, şöyle
konuştu:“Biliyorsunuz 1919’da Sivas Kongresi toplandı. Sivas Kongresinin
en önemli kararı 'Kuva-i Milliye-yi amil İradeyi Milliyeyi' hakim
kılmak esastır. Biz de aynı şeyi söylüyoruz. İradeyi milliyeyi hakim
kılmak esastır diyoruz. Nedir iradeyi milliye milletin iradesidir. İşte
o milletin 1919 cumhuriyeti kurdu. O milli irade 1919’dan sonrayı takip
eden süreçte cumhuriyeti kurdu. Çünkü o zamanlar manda isteyenler
vardı. Bu millet bu halk ‘kendini yönetemez dışarıdan birileri gelsin
yönetsin’ diyenler vardı. Ama millet dedi ki Sivas’ta milletin iradesi
milletine kaderine hakim olacaktır. Aradan o kadar zaman geçti. Bizde
diyoruz ki iktidarlar bu milletin iradesi ile gelir milletin iradesi ile
gider. Dışarıdan kimse ne plan yaparsa yapsın bu milletin irfanı
büyüktür. Yapılan her planı boşa çıkarır. Kimin ne hesabı olursa olsun
Rabbimin de hesabı var."
30 Mart'ta sadece belediye başkanı
seçilmeyeceğini ondan sonraki süreçte Türkiye’nin 10 yılının da
belirleneceğini dile getiren Yılmaz, seçimlerin ardından
Cumhurbaşkanlığı, hemen ardından da genel seçimlerin olduğuna dikkat
çekti.
Bu yerel seçimde milletin Türkiye’nin belirlemiş olduğu 2023
hedeflerine ulaşıp ulaşamayacağına karar vereceğini anlatan Yılmaz,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz millet olarak dış güçlere şunu diyeceğiz
yaptığınız planlar Türkiye’de tutar mı? Tutmaz mı? Bunu diyeceğiz. Yerel
seçim değil. Sadece başkanımıza değil, başbakanımıza da oy
vereceksiniz. Başbakanımız Kosova'ya gitse mitingi yapar. Makedonya’ya,
Arnavutluk'a, Mısır’a gitse miting yapar. Nitekim yaptı da. Kültür
coğrafyasının her noktasında öyle bir başbakan bulamayız ki her yerde
kendi halkı gibi benimsensin ve lideri kabul edilsin. Cenab-ı Allah her
yüzyılda milletlere bir lider verir. Bizimde liderimiz Recep Tayyip
Erdoğan’dır.”
Ak Parti’nin en büyük hizmetinin ‘Kardeşlik Milli
Birlik ve Beraberlik Projesini” başlatmak olduğunu vurgulayan Bakan
Yılmaz, bu projenin öneminin şehit ailelerine sorulmasını istedi.
Bir yıldan beri hiçbir eve şehit cenazesi gelmediğinin altını çizen
Bakan Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: “Bundan büyük başarı olur mu?
Kardeşlik olur mu? Evlatları olanlara sorsunlar size İstanbul’u mu
verelim, evladınızı mı? Hangisini tercih ederler. Çorum’umu verelim
İskilip’i mi? Evladınızı mı verelim hangisini tercih ederler. El
kesesinden cömertlik kolay olur diye bir söz vardır. Başkalarının
evlatları gitsinler çatışsın, vuruşsun diyenlere o babalara sorun
bakayım. Türkiye’nin 200 yıllık devlet tarihinin en güçlü döneminde
bölünme yok. Ayrılma yok. Aksine birliğimizi güçlendiriyoruz.
Başörtülüleri alaraktan bölünmedik güçlendik. Biz Kürtçe televizyona
izin vererek bölünmedik güçlendik. Hiçbir şüpheniz olmasın. Türkiye’yi
daha güçlü yapacaklardır. Bu güçten çekindikleri için plan üstüne plan
yapıyorlar. Benim milletim irfan sahibidir. Hikmet sahibidir. Doğruyu
hakkı hukuku nerede olduğunu bilir. O dış güçlerin bir zamanlar bu
ülkenin vatandaşları kendini yönetemez manda gelsin diyenlere, bugünde
farklı bir mandayı dış güçlerin eliyle ülkemizde uygulatmak isteyenlere
inşallah 30 Martta siz cevap vereceksiniz.”
İstikrar güven olduğu
için 10 yılda ekonomi, demokrasi başta olmak üzere hayatın her alanında
büyük atılımlar yapıldığını dile getiren Yılmaz, herkesin elini
vicdanına koyarak AK Parti döneminde ve öncesinde yapılanlara
bakmalarını istedi.
AK Parti'nin geçmiş 10 yılını kast etmediğini
dile getiren Bakan Yılmaz, Cumhuriyetin kurulduğu günden AK Parti
iktidarına kadar olan 80 yıllık süreçte yapılanların kat kat fazlasını
bu dönemde yaptıklarını dile getirdi.
Yapılan hizmetleri
milletlerle beraber yaptıklarını ve beraber yürüdüklerini kaydeden Bakan
Yılmaz, birlik, beraberliğin devam ettiği sürece 2023 hedeflerini de
milletle beraber başaracaklarının altını çizdi.
Demokrasiden geriye
gidiş olduğu yönünde söylemlerin olduğuna dikkat çeken Bakan Yılmaz,
konuşmasında şunları kaydetti: “Hangisinden tutarsa ondan. Kimisi
ekonomi kötüye gidiyor diyor. Kimisi demokrasi. Demokraside neler
yaptığımızın bir kaçını söylemek istiyorum. AK Parti iktidara geldiğinde
olağanüstü hal vardı. 1978’de sıkıyönetim var. 12 Eylül darbesinden
önce. 1987 yılına kadar devam etti. 1987’de Olağanüstü Hal yasası çıktı.
Olağanüstü valiliği kuruldu. 1987 yılından Ak Parti iktidarına gelene
kadar olağanüstü hal devam etti. Nedir olağanüstü hal. Bir yasa
çıkarıyorsunuz valiye yetki veriyorsunuz. Köyü kapatabilirsin, köyleri
taşıyabilirsin, köyleri birleştirebilirsin. İstediğin devlet memurunu
oradan dışarı çırakabilir istediğini atayabilir. Bu yaptığı eylemler
içinde kesinlikle İdare Mahkemesi’ne gidemezsin diyor. Hem tek devlet
diyorsun, hem üniter devlet yapıyorsun ülkenin bir tarafında uyguladığın
hukuk diğer tarafta uyguladığın hukuktan farklı.Hakkını aramana fırsat
bile vermiyorlar. Ondan sonra 76 milyonu kardeş bildik diyorlar. Bu
mümkün olur mu?"
Türkiye’nin dirliğini sağlama, hukukun ülkeni
her tarafında sağlamak için olağanüstü hali kaldırdıklarını anlatan
Yılmaz, "İkilikten zarar gelir. Dolayısıyla olağanüstü kaldırıldı. Bunun
dışında ülkemizin bir bölümünde yaşayan insanların ana dili Kürtçe. Siz
ana dilinizin yasaklanmasını ister misiniz? Bizim inancımızda da var.
Kendi nefsinize istemediğinizi başkaları için istemeyin. Kendi nefsiniz
için istediğinizi başkaları içinde isteyin. Bir arada yaşamak kardeşçe
yaşamak 76 milyonu birinci sınıf bilmenin ölçüsü de budur. Dolayısıyla
biz anamızın diliyle Türkçe konuşabileceksek Kürt anadan doğan
kardeşimizde anasıyla Kürtçe konuşabilsin. Bundan ne zarar çıkar.
Bırakın konuşabilsin. Ahmet Kaya Kürtçe klip çekeceğim bunu hangi
babayiğit yayınlayabilir dedi. Babayiğit arıyordu o zaman. Şimdi biz ne
yaptık. Kürtçe kurslar serbest. Kürtçe tiyatro serbest. Televizyon
yayınlarını serbest hale getirdik. TRT’nin başka dillerle yayın
yapmasına izin veren yasa AK Parti’den önce çıktı. Başka dillerle
tv'lerde yayın yapabilir dendi. DSP MHP çıkardı onlar. Ama yönetmeliğini
değiştiremediler. Devlet kanalında şu an 24 saat Kürtçe yayın
yapılıyor. Kürtçe türküler, şarkılar söyleniyor. Barış kardeşlik
dedikten sonra ister İngilizce de, ister Kürtçe de, ister Farsça de.
Bundan kötülük gelir mi gelmez. Kürtçe yasağını kaldırmak demokraside
ileri gitmek değil midir."
Başörtüsü yasağını kaldırdıklarını
anlatan Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "Devlet dairesine başörtüsü
ile girmeyi milletvekili kimdir sizin evladınız. Bu milletin içinden
çıkmış. Millet neyse vekili de o olacak. Ne geride ne ileride olacak.
Biz sizin içerinizden çıktı. 28 Şubat döneminden önce milletvekili
seçtik meclise gönderdik. Yemin etmesine izin vermediler. Millet
temsilcisine oy vermiş.Ne dediler burası devlete meydan okunacak yer
değil dediler. Şimdi meclise giriyor mu?. Giriyor. Devlete meydan okuma
gibi gören var mı yok."
Türkiye Cumhuriyetinin en güçlü dönemini
yaşadığını anlatan Yılmaz, şunları söyledi: "Bakın devlet zaafa
uğramadı. Devlet demokrasi ve ekonomiyi büyüterek en güçlü dönemine
ulaştı. Onlar okula giremez dediler. Okula giriyor. Meclise giremez
dediler meclise giriyor. Kendi yanlışlarını bize kabul ettirmeye
çalıştılar. Neydi o hizmeti verenlerle hizmeti alanlar. Adeta başörtülü
kardeşimin okula gelmesini istemediler, hizmet almasını istemediler.
Hastaneye almayacaklardı nerdeyse. Yıllardır bizim kardeşlerimizi bu
ülkeye küstürdüler. Kimi Avusturya’ya gitti kimi Kanada’ya gitti, kimi
Amerika’ya gitti. Kendi yurdundan başka yerlere gönderdiler. Başörtülü
insanlarda bu milletin devletin ferdi oldu. Eskiden okullarda Kur'an
dersi olmazdı. Bu demokrasinin çıtasını yükseltmek değil midir. Kürtçe,
Lazça onları da seçmeli ders haline getirdik. Anayasa Mahkemesine
bireysel başvuru hakkı tanıdık. Bazen mahkemeler yanlış yapıyor.
Türkiye, Avrupa İnsan Hakları başvuru mahkemesine yolu açtı. Bir ara
Türkiye, AİHM en çok başvuru götüren ülkelerden birisi idi. Bu doğru
değil. Bu millet bunu hak etmiyor. Milletimiz yabancı kapılarda hak
aramasın kendi vatanında hakkını arasın diye kendi anayasa mahkememize
başvuru hakkı tanıdık."
ARTIK İSTİKRAR VAR
AK Parti Çorum
Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu da, seçim ortamında herkesin
bir şeyler söylediğini belirterek, bu söylenenlerin desteksiz
atıldığını ifade etti.
2011 seçimlerinde İskilip’e geldiklerinde
ilçenin en önemli sorununun yol sorunu olduğunu dile getiren Uslu, bu
konuya öncelik vererek çalışmalar yaptıklarını dile getirdi.
İskilip’in en önemli eksikliklerinden birisinin de doğalgaz olduğunu
dile getiren Uslu, şöyle konuştu: “İskilip turizm potansiyeli olmasına
rağmen istenen seviyede değil. Bunun üzerine çalışma yaptık. Yollarımız
ve konaklarımız bittiğinde yeni bir Beypazarı Safranbolu olmuş olacağız.
İskilip’in en önemli eksikliği doğalgaz ihalesi. İhalesini 23 Ocak’ta
yaptık. Bazıları çıkıp doğalgazı biz takip edeceğiz diyor. Atı alan
Üsküdar’ı geçti. Desteksiz atanlara itibar etmeyin. 260 milyon TL
yatırım yaptık ilçemize.”
Türkiye’nin önünü kesmek ve bölgesinde
aktör olmasını istemeyenlerin bulunduğunu anlatan Uslu, sözlerine şöyle
devam etti: “Onların kurdukları oyunla onları bozacak mıyız? Bozmayacak
mıyız? Bunun oylamasını yapacağız. Hükümetin çalışmalarından memnunuz
ama sorunumuz başbakanla diyorlar. Onların gözardı ettiği bir şey var.
Biz başbakanımızın genel başkanlığında 11 yıldır Türkiye’de istikrarı
yaşıyoruz. Artık şehit tabutları gelmiyor. Ciğerlerimiz yanıyor idi
yanmaz oldu. Bu barış ortamı sürsün istiyoruz. Telaşsız ortamda hangi
yatırıma öncelik vereceğiz onu düşünmek istiyoruz. Mecitözü belediyesi
biz de değil. Tek çivi çakamıyoruz. Yerel yönetimle merkezi idarenin
farklı olmasının ceremesini halk çekiyor. Toplu konut projesi yapmak
istiyoruz belediye yer vermiyor. Eşine az rastlanır fotoğrafla karşı
karşıyayız. Numan bey aday olmadı. Recep beye destek vermeye katkı
vermeye devam ediyor. Bu demokratik olgunluktur. Bir oy fazla getirmenin
çaresi ve çabası içerisindeyiz.”
Bakan Yılmaz’a ziyarette Çorum
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, İskilip Belediye Başkanı Numan Sezer,
AK Parti Çorum İl Başkanı Ahmet Sami Ceylan, AK Parti Merkez İlçe
Başkanı Mustafa Köse, AK Parti İlçe Başkanı Ali Koçkaya eşlik etti.
Bakan Yılmaz, vatandaşlarla bir süre sohbet ettikten sonra Ankara’ya
döndü.