T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü, TÜRSAB-MÜZE Girişimleri ve BKG tarafından ortak hazırlanan “Dünyanın En Büyük Müzesi: TÜRKİYE” kitabı ile Hititler’den Selçuklular’a, Bizans’tan Osmanlı’ya onlarca uygarlığa ev sahipliği yapan Anadolu’da Paleolitik Çağ’dan (Yontma Taş Devri) Cumhuriyet’e uzanan süreçteki tarihi değerler bir araya getiriliyor. Karain Mağaraları’ndan Göbeklitepe’ye, Çatalhöyük’ten Efes’e, Zeugma’dan Çavuştepe’ye kadar dünya tarihini değiştiren arkeolojik eserler fotoğraf ve görüntüler eşliğinde Anadolu coğrafyasının kültürel ve tarihi mirası halkla buluşuyor.

12 bin 500 yıllık Türkiye ve Anadolu tarihinin hikâyesi, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik’in doğrudan talimatlarıyla “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” projesi kapsamında bir prestij kitap, fotoğraf sergisi ve aktüel belgeselde bir araya getirildi. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Türkiye genelindeki müze ve örenyerlerinden seçilen yüzlerce eserin fotoğrafları ve etkileyici hikâyelerinin yer aldığı kitap, yurtiçi ve yurtdışında gerçekleştirilen fotoğraf sergisi ve13 bölümlük aktüel belgesel ülkemiz topraklarının insanlık tarihindeki önemini gözler önüne seriyor. Proje, fotoğraflarla Anadolu uygarlık tarihinin anlatıldığı prestij kitabı, yurtiçi ve yurtdışında gerçekleştirilen fotoğraf sergisi ve 13 bölümlük bir aktüel belgesel olmak üzere üç bileşenden oluşuyor.

“Medeniyetler tarihi için eşsiz bir kaynak”

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, “Bakanlığımız ülkemizin sahip olduğu bu kadim mirası muhafaza edip bir müze gibi sergileyerek hem uluslararası arenada ülkemizi tanıtmakta hem de dünya kültürel mirasına önemli bir katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Medeniyetler tarihi alanında görsel ve yazın anlamında faydalı bir kaynak olacağına inandığım bu çalışmada emeği geçen tüm kurum ve kişilere emeklerinden dolayı teşekkür eder, bu yöndeki çalışmaların devamını dilerim” diye konuştu.


“Yalnızca turizme değil kültürel yaşama da değerler katıyoruz”

TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy da TÜRSAB’ın yalnızca turizme değil, kültürel yaşama kazandırdığı değerlerle de iftihar ettiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

“TÜRSAB, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ana misyonlarından biri olan kültürel varlığın korunması, geliştirilmesi, tanıtımı ve bunun için kaynak oluşturulması, ziyaretçi ve bilinirlik sayılarının arttırılması, toplumun müze ve antik şehir algısının güçlendirilmesi çerçevesindeLaodikeia Antik Şehri Kazıları, İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin depreme karşı güçlendirilmesi ve restorasyonu, Darphane-i Amire Binaları’nın deprem güçlendirme ve restorasyon projelerinin hazırlanması ve Garibaldi Binası’nın restorasyonuna ilişkin çalışmalarında bulunmaktadır. TÜRSAB Müze Girişimleri olarak, dünyanın kültürel alandaki benzersiz ve en büyük Kamu – Özel Sektörü işbirliği çerçevesinde, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı müze ve ören yerleri gişelerini işletmekteyiz.”

“Müzeleri sosyal birer alan haline getirmeyi hedefliyoruz”

BKG Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi Orhan Hallik ise“Bilkent Kültür Girişimi Ailesi olarak kültürel mirasın yeniden keşfedilmesi amacıyla çeşitli projeler hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda yerli, yabancı herkesi müzelere çekmeyi, herkesin bu büyük mirasta kendisinden bir parça bulabilmesini ve müzeleri sosyal birer alan haline getirmeyi hedefliyoruz. Çünkü asırlar boyunca değişmeyen tek bir şey var o da insan. Zaman kavramını hayattan çıkardığımızda geriye yalnızca insani duygular kalıyor. Müzeler tüm bu insani duyguları içlerinde barındırıyor.T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik’in doğrudan talimatlarıyla çalışmaları başlanan“Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” projesinin içinde yer aldığımız için büyük memnuniyet duyuyorum” dedi.