Denizli Devlet Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uz. Dr. Tuğçe Toker Uğurlu, mevsimsel depresyonda bıkkınlık, enerji azlığı, gündüz aşırı uykululuk ve iştah artışı gibi belirtilerin kişinin mesleki ve sosyal yaşantısını etkilediğini söyledi.
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uz. Dr. Tuğçe Toker Uğurlu mevsimsel depresyonun tanı ve tedavisi hakkında bilgi verdi. Uğurlu, “En az iki hafta süresince kişinin işlevsellik düzeyinde değişiklik olması ile birlikte moralsizlik, keyifsizlik, hayattan zevk alamama, yorgunluk, bitkinlik, iştah ve uyku değişiklikleri, değersizlik ve suçluluk duyguları, ölüm düşünceleri gibi belirtilerin bulunmasına depresyon denir. Mevsim değişikliklerinin kişinin ruhsal durumunu, enerji düzeyini, uyku süresini, iştah-yeme alışkanlıklarını ve sosyal yaşantısını etkileme derecesinin normale göre fazlalığı ise mevsimsel depresyon olarak tanımlanabilir. Eylül - Ocak ayları arasında ortaya çıkan depresif belirtilerin ilkbahar aylarında yatışması beklenir” dedi.
Kış mevsiminde günlerin kısalması, güneş ışığının azalması ve insanların sürekli kapalı ortamlarda kalmasının, ruhsal durumu olumsuz yönde etkileyebileceğini anlatan Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uz. Dr. Tuğçe Toker Uğurlu, “Mevsimsel depresyonda sonbahar - kış aylarının gelmesi ile birlikte aşırı yemek yeme, kilo artışı, enerji kaybı ve aşırı uykululuk görülmekte ve bu başlangıç belirtilerine depresif duygu durum (moralsizlik, keyifsizlik, çökkünlük), sosyal hayattan kopma, cinsel istek azlığı, kaygı, bedensel yakınmalar gibi belirtiler eklenmektedir” dedi.
Mevsimsel depresyonun özellikle 20-40 yaş arasındaki kadınları erkeklere oranla daha çok etkilediğine dikkat çeken Uğurlu, “Mevsimsel depresyon tedavi yöntemleri parlak ışık, ilaç tedavisi ve psikoterapiyi içermektedir. Kişinin mesleki ve sosyal işlevselliğini oldukça fazla etkileyen bu durumun tedavisi önemli ve mümkündür. Bu kişilerin düzenli olarak takip edilmesi gerekmektedir” diyerek sözlerini tamamladı.