Bir pilotun terbiyesizliği
Onur Havayolları'nın bir pilotu 13 Eylül günü Antalya'dan Bristol'e 210 yolcuyla gitmek için bindiği uçaktan istifa ederek iniyordu aşağıya. Hem de yolculara, "Sayın yolcular bu uçakla da bu şirketle de uçulmaz. Bunlar güvensiz. Ben de şu anda istifa ediyorum" diyerek.
Bu yazıyı kaleme aldığım sıralarda haber birkaç gazetede küçük olarak yer almıştı. Arkadaşlarımızın yaptığı araştırma sonucunda ortaya bambaşka bir gerçek çıktı. Uğur Aşıkoğlu isimli kaptan pilot iki yıla yakın bir zamandır Onur Air'de uçmaktadır. Ailesiyle birlikte Almanya'da yaşayan bu pilot sezon içerisinde birçok defa uçuş işletme müdürlüğünden izin alarak Almanya'ya gidiyor. Hem de uçuşların en yoğun olduğu zamanlarda. Bunları günbegün şirket kayıtlarından görebilmek mümkün. Hatta arada bir haftalık raporu da var.
Bu uçuştan tam bir gün önce şirketin yetkilileriyle görüşüp kış sezonunda da aynı yoğunlukla Almanya'ya gidip gidemeyeceğini soruyor. Bunun mümkün olduğu ancak elbette yaz aylarında olduğu gibi uçuş gerçekleşmesinin zor olduğu anlatılıyor. Ayrıca diğer pilotların da aynı talepte bulunması gibi majör bir durumda bunun çok mümkün olamayacağı ama böyle bir şeyin gerçekleşmesinin de ihtimal dışında olduğu anlatılıyor kendisine.
Buna rağmen bu arkadaşın kafasında nasıl bir mefhum oluşuyorsa o gün uçağa biniyor. Bir süre sonra uçağın bir motoru stop ediyor. Teknik geliyor uçağa ve motorda herhangi bir arıza bulunamıyor. Bir kez daha çalıştırılan motor tekrar stop ediyor. Teknik yine geliyor ve uçakta arıza yok, yani motor çalışıyor.
Bu uçak şoförü, dört sırma kıdemli kişi şirketin İstanbul'daki yetkilisini arayıp ne yapacağını soruyor. Kendisine doğal olarak, inisiyatifleri doğrultusunda hareket edebileceği karşılığı veriliyor. Bunun üzerine de uçağı reddedip yeni bir uçak isteme yetkisine bile sahip olan bu kişi eline mikrofonu alıp tamamı İngiliz olan yolculara İngilizce bu anonsu yapıyor. Uçaktan inip çekip gidiyor.
Şaşkınlık içerisinde kalan yolcuların huzurunu düşünen şirket hemen bir başka uçak tahsis ediyor. Mevcut uçağı da muhtemel iddialara zemin teşkil edeceğini bildiği için tekrar incelemeye alıyor. Ancak uçakta bir gün boyunca yapılan incelemelerde hiçbir esik, kusur, hata, arıza bulunamıyor. Ertesi günden itibaren de tek civatası değiştirilmeden, buna gerek duyulmadan yeniden sefere veriliyor. Şu ana kadar da bu uçakta bir arıza meydana gelmiyor.
Bu pilot ise iki gün içerisinde Antalya merkezli İnter havayollarında uçuşa başlıyor. Hiçbir şirketin iç teamüllerine göre bir pilotun bir günde uçuşa başlaması mümkün değil. Oryantasyon dönemini bile bu kısa sürede atlattığı görülen Uğur Aşıkoğlu belli ki iş bulduğu için kendisine sansasyonel bir istifa modeli seçiyor. Hem de hiç utanmadan ve sıkılmadan. İşin ilginç tarafı İnter Havayollarının patron ve yöneticileri de bunu duymalarına rağmen bu pilotu işte tutmaya devam ediyorlar. Aferin.
Onur yönetimi durumu TALPA'ya bildiriyor. TALPA da sivil havacılığa yazarak bu kişinin psikomotor testlerinden geçmesi gerektiğini önerip muhtemel psikolojik sorunlara dikkat çekiyor. Çünkü bilgi ve akıl sahibi hiçbir pilotun yapacağı bir eylem değil bu.
Bu arada Onur Air İngiltere'de, Almanya'da daha doğrusu Avrupa'da ve en sonunda da Türkiye'de haber oluyor. Geçtiğimiz yıl şirketin ticari yükselişini kesip pazarı kendi lehine çevirmek isteyen ülkelerin medyasına haksız malzeme olan Onur Air yeniden bir haksızlığın ve hatta sabotajın kurbanı olarak medyaya düşüyor. En önemlisi Türkiye'nin itibarı zedeleniyor.
Kendi içimizde bu kadar sevenimiz olduktan sonra düşmana ne hacet. Tek kelimeyle yazıklar olsun.
