25 liraya bilet handikabı
Geçtiğimiz hafta yazdığımız ve havayollarının farklı indirimleri nasıl yapıp yolcu üzerinde nasıl algılandıklarına yönelik haberimizden sonra Pegasus Havayolları'ndan bir cevap aldık.
Sektördeki kurumsal yerini başarılı bulduğumuz Pegasus'un bu eleştirimize karşılık verdiği cevabı önce bir okuyalım:
"Sayın Yusuf Zengin,
13 Mart 2007 tarihinde yayınlanan "Erken al, 25 YTL'den uçma fırsatını yakala" çalışmalarımız hakkındaki yazınızla ilgili olarak belirtmek isteriz ki, Pegasus Havayolları olarak bilet ücretlerimizde şu anda tüm havayolu şirketlerinin de kullandığı dinamik fiyat yapısı yer almaktadır.
İç Hatlar Tarifeli seferlere başladığımız 1 Kasım 2005 tarihinden itibaren satış stratejimiz kademeli ve düşük fiyat sistemi üzerinden işlemektedir. Yolcularımız erken rezervasyon yaparak düşük bilet ücretlerimize sahip olmaktadırlar. Erken rezervasyon sistemi minimum 60 gün öncesinden başlar ama bu tamamen talep ve kontenjana bağlı bir düzen olduğundan günlere, aylara, saatlere göre değişiklik göstermektedir.
Özellikle düşük fiyatlı biletlerimiz çok yoğun talep gördüğü için hızla tükenmekte ve bir sonraki bilet kademesi satışa açıldığında fiyatlar kademeyle artmaktadır. 15 Eylül 2006 tarihinde başlayan 25 YTL fiyatlı uçuşlarımızdan bugüne kadar toplam 171.347 misafirimiz bilet alma fırsatı bulmuştur.
Pegasus Havayolu, Türk insanını düşük uçak bileti fiyatlarıyla tanıştıran ve uçakla seyahat etme alışkanlıklarını artıran bir şirkettir. Yolcularımıza en uygun fiyatlarla uçma imkanı sunarken yanlış bilgilendirmemek için de azami gayret göstermekteyiz.
Türk yolcusunun erken satın alma alışkanlığını kazandığını, tarafınızdan belirtilen zamanlamaları göz önünde bulundurarak çok açık bir şekilde görebilirsiniz, demek ki erken rezervasyon yaparak düşük fiyat kapasitelerimiz dolmuş, bundan da değerli misafirlerimizin bizi yakından takip ettiği ve talep ettiği sonucunu çok net çıkartıyoruz.
İlginiz için teşekkür ederiz.
Saygılarımızla,
Özlem Ersoylu
Mutluer Pegasus Havayolları Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü"
Özlem hanım her uçakta kaç adet bileti 25 liradan sattıklarını da söyleseydi neredeyse bu konuyla ilgili hiçbir dağınık eleştirimiz kalmayacaktı.
Üzerinde özellikle durduğum konu dinamik ücret yapılandırması sırasında halka sunulan en alt bilet ücretinin uygulanabilir olmaktan öteye reklâm amaçlı lanse edilmesi. Yani eğer bir uçakta sadece üç, dört koltuk 25 liradan satılıyorsa yolcunun yanlış bilgilendirildiğini söyleyebiliriz diye düşünüyorum.
Yine de bu konuda sadece Pegasus'a takılmamak gerek. Örneğin Germanwings ve EasyJet gibi şirketler de bunu kullanıyor. Ancak dikkat edilecek unsur, Atlas, Onur ve THY'nin bu dinamik biletlendirme sırasında sundukları en düşük fiyatın reklam edilmesinin yolcuyu irrite ettiği sonucudur. Her ne kadar şirket ismi çok konuşulup bir miktar reklam getirisi yakalansa da orta ve uzun vadedeki imaj etkisi şirketler üzerinde dikkate alınır değildir ve bence şirketlerin güvenirlikleri konusunda da halkın kafasında soru işaretleri bırakmaktadır.
Hukuksal anlamda bir sıkıntı olmasa da bu pazarlama modelinin dolmuş durağındaki çığırtkanın bağırması kadar reklam değeri vardır. Evet, bu çığlığı herkes duymaktadır ama kalite ve imaj bakımından uçak teknolojisiyle uyum sağlamamaktadır.
Bu fikirleri ve uygulamaları yabancı şirketler ve onlardan arta kalan danışmanlar veriyor olsa da günümüz Türkiye'sine bu şablonu koyunca ne kadarının uyduğunu Allah bilir. Bir de bu şirketlerin finans müdürleri tabi.
Sektördeki kurumsal yerini başarılı bulduğumuz Pegasus'un bu eleştirimize karşılık verdiği cevabı önce bir okuyalım:
"Sayın Yusuf Zengin,
13 Mart 2007 tarihinde yayınlanan "Erken al, 25 YTL'den uçma fırsatını yakala" çalışmalarımız hakkındaki yazınızla ilgili olarak belirtmek isteriz ki, Pegasus Havayolları olarak bilet ücretlerimizde şu anda tüm havayolu şirketlerinin de kullandığı dinamik fiyat yapısı yer almaktadır.
İç Hatlar Tarifeli seferlere başladığımız 1 Kasım 2005 tarihinden itibaren satış stratejimiz kademeli ve düşük fiyat sistemi üzerinden işlemektedir. Yolcularımız erken rezervasyon yaparak düşük bilet ücretlerimize sahip olmaktadırlar. Erken rezervasyon sistemi minimum 60 gün öncesinden başlar ama bu tamamen talep ve kontenjana bağlı bir düzen olduğundan günlere, aylara, saatlere göre değişiklik göstermektedir.
Özellikle düşük fiyatlı biletlerimiz çok yoğun talep gördüğü için hızla tükenmekte ve bir sonraki bilet kademesi satışa açıldığında fiyatlar kademeyle artmaktadır. 15 Eylül 2006 tarihinde başlayan 25 YTL fiyatlı uçuşlarımızdan bugüne kadar toplam 171.347 misafirimiz bilet alma fırsatı bulmuştur.
Pegasus Havayolu, Türk insanını düşük uçak bileti fiyatlarıyla tanıştıran ve uçakla seyahat etme alışkanlıklarını artıran bir şirkettir. Yolcularımıza en uygun fiyatlarla uçma imkanı sunarken yanlış bilgilendirmemek için de azami gayret göstermekteyiz.
Türk yolcusunun erken satın alma alışkanlığını kazandığını, tarafınızdan belirtilen zamanlamaları göz önünde bulundurarak çok açık bir şekilde görebilirsiniz, demek ki erken rezervasyon yaparak düşük fiyat kapasitelerimiz dolmuş, bundan da değerli misafirlerimizin bizi yakından takip ettiği ve talep ettiği sonucunu çok net çıkartıyoruz.
İlginiz için teşekkür ederiz.
Saygılarımızla,
Özlem Ersoylu
Mutluer Pegasus Havayolları Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü"
Özlem hanım her uçakta kaç adet bileti 25 liradan sattıklarını da söyleseydi neredeyse bu konuyla ilgili hiçbir dağınık eleştirimiz kalmayacaktı.
Üzerinde özellikle durduğum konu dinamik ücret yapılandırması sırasında halka sunulan en alt bilet ücretinin uygulanabilir olmaktan öteye reklâm amaçlı lanse edilmesi. Yani eğer bir uçakta sadece üç, dört koltuk 25 liradan satılıyorsa yolcunun yanlış bilgilendirildiğini söyleyebiliriz diye düşünüyorum.
Yine de bu konuda sadece Pegasus'a takılmamak gerek. Örneğin Germanwings ve EasyJet gibi şirketler de bunu kullanıyor. Ancak dikkat edilecek unsur, Atlas, Onur ve THY'nin bu dinamik biletlendirme sırasında sundukları en düşük fiyatın reklam edilmesinin yolcuyu irrite ettiği sonucudur. Her ne kadar şirket ismi çok konuşulup bir miktar reklam getirisi yakalansa da orta ve uzun vadedeki imaj etkisi şirketler üzerinde dikkate alınır değildir ve bence şirketlerin güvenirlikleri konusunda da halkın kafasında soru işaretleri bırakmaktadır.
Hukuksal anlamda bir sıkıntı olmasa da bu pazarlama modelinin dolmuş durağındaki çığırtkanın bağırması kadar reklam değeri vardır. Evet, bu çığlığı herkes duymaktadır ama kalite ve imaj bakımından uçak teknolojisiyle uyum sağlamamaktadır.
Bu fikirleri ve uygulamaları yabancı şirketler ve onlardan arta kalan danışmanlar veriyor olsa da günümüz Türkiye'sine bu şablonu koyunca ne kadarının uyduğunu Allah bilir. Bir de bu şirketlerin finans müdürleri tabi.