'Durmak yok usta; yola devam...'
İlginç ve tarihi bir 'Cumhurbaşkanlığı Seçimi' yaşadık.
Üç beş partinin bir araya gelerek ortak bir aday belirlemesi de 'halkın iradesine' gem vuramadı dersek, abartmış olmayız. Sonuçta; Recep Tayyip Erdoğan, ezici bir oy farkı ile; Türkiye Cumhuriyeti'nin 12'nci Cumhurbaşkanı oldu. Recep Tayyip Erdoğan bu başarısı ile aynı zamanda halk tarafından seçilen (Kenan Evren dayatmasını saymazsak) ilk cumhurbaşkanı olma unvanını da elde etmiş oldu.
...
Bu zafer aslında 'sürpriz' değil, halk arasındaki deyimle; 'formalite' bir seçim oldu.
İşin en güzel yanı; Recep Tayyip Erdoğan'ın kazandığı bu tarihi başarı sonrası, AK Parti merkez binasındaki balkondan yaptığı konuşmada, topluma ve dünyaya verdiği mesajlardı.
''Bize oy vermeyenler bu seçimin mağlubu değildir. Bugün şahsıma oy vermeyenler de kazanmıştır. Bugün, sevenlerimiz kadar sevmeyenlerimiz de kazanmıştır. Gelin; yeni bir toplumsal uzlaşma sürecini hep birlikte kuralım'' diyen Erdoğan'ın bana göre en ilginç sözü şuydu: ''Eski tartışmaları eski Türkiye'de bırakalım. Gerilimleri, çatışma kültürünü eski Türkiye'de bırakalım istiyorum.''
Bu söz; 2023 yılını hedefleyen ve bunu gerçekleştirmek için Başbakanlık döneminde birçok riski göğüsleyen Erdoğan'ın; yeni ve oyun kurucu bir Türkiye yaratma idealini, Cumhurbaşkanlığı makamında sürdüreceğini gösteriyor.
Yani; 'durağan ve sadece imza makamı olan bir Cumhurbaşkanı' olmayacak karşımızda: Her konuda elini taşın altına koyan, devlet idaresinde etkin, yurt dışında sözü geçen, olaylar karşısında çözüm üretebilen bir Cumhurbaşkanı yönetecek yeni Türkiye'yi...
...
Bunu sözlerinde de açıkça vurguluyor: ''Çankaya artık vesayet aracı olmaktan çıkmış, milli iradenin tam egemenliği altına girmiştir. Parlayan yıldız, millet tarafından ehline emanet edilmiştir. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir, yaşam tarzlarımız, inançlarımız, mezheplerimizi, değerlerimiz, etnik köken ve dillerimiz farklı olabilir. Ama biz hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Hepimiz bu ay-yıldızlı bayrağın altındayız. Müslüman, Musevi, Hristiyan değil, Türkiyeli vardır. Alevi, Sünni değil, Türkiyeli vardır. Kürt, Arap, Laz değil. Türkiyeli vardır. Rum, Ermeni'den önce Türkiyeli vardır. Bugünden itibaren, yeni bir toplumsal uzlaşma anlayışıyla farklılıklarımızı değil, ortak değerlerimizi öne çıkararak, yeni bir istikbali inşa etmek istiyorum.''
...
Açık ve net...
Yeni bir anlayış...
Yeni bir duruş...
Yeni bir yönetim...
Ve yep yeni bir Türkiye geliyor.
...
Kısacası...
Tüm girişimlere, tüm engellemelere, tüm karalamalara ve her türlü ayak oyunlarına rağmen Türk halkı gerekeni yapmış ve 'Yeni Türkiye'nin önündeki dikenli duvarları yerle bir etmiştir.
Bu son seçimde halkın verdiği mesaj net olarak şudur...
'Durmak yok usta; yola devam...'
ANLAYANA...