Türk Hava Yolları ve AJet Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, AJet’in ana üssü olan Sabiha Gökçen Havalimanı’nda bir dizi ziyaret ve incelemede bulundu.

Operasyonel süreçler, saha çalışmaları ve personelle yapılan görüşmelerin ardından AJet’in büyüme hedeflerine ilişkin değerlendirmeler yapıldı.
Ziyaret kapsamında AJet’in Sabiha Gökçen merkezli operasyonlarının önemi vurgulanırken, havalimanının iç hatlar ve dış hatlardaki kapasitesi bir kez daha gündeme geldi.
Ancak tüm bu ziyaretlerin arasında havacılık kulislerinde yıllardır sorulan ama bir türlü yüksek sesle dillendirilmeyen bir soru yine sorulmadı:
Türk Hava Yolları, Türkiye’nin yolcu sayısı bakımından en büyük ikinci havalimanı olan Sabiha Gökçen’den neden uçmuyor?
Bu bir ticari strateji mi?
Yoksa Sabiha Gökçen Havalimanı’nın büyümesini sınırlayan bilinçli bir tercih mi?
Ya da İstanbul Havalimanı’nın daha fazla trafik alması için Sabiha Gökçen’in geri planda bırakılması mı isteniyor?
AJet, Sabiha Gökçen’i ana üs olarak kullanırken, ana marka THY’nin bu havalimanından tek bir tarifeli sefer dahi yapmaması sektörde hâlâ tartışma konusu. Üstelik Sabiha Gökçen, yoğun yolcu talebi, coğrafi avantajı ve Anadolu yakasının doğal çıkış kapısı olmasıyla THY için ciddi bir potansiyel barındırıyor.
Ziyaretler yapılırken, fotoğraflar verilirken ve “büyüme” mesajları paylaşılırken, sektör temsilcileri şu sorunun artık net bir cevabını bekliyor:
THY, Sabiha Gökçen’den uçmamakta neden bu kadar ısrarcı?
Belki de bir gün, bu soruyu birileri yüksek sesle sorar.
Ve belki o zaman, İstanbul’un iki yakası arasında havacılıkta da gerçek bir denge kurulur.





