ADALET Bakanı Yılmaz Tunç, ara buluculuk sisteminde 11 yılda 8 milyon insanın mahkemeye gitmeden uyuşmazlığını çözdüğünü söyledi. Bakan Tunç, ara buluculuğa önem vermeye devam edeceklerini, Meclis'te görüşülen 9'uncu Yargı Paketi ile 20 yıl kıdeme sahip hukukçuların eğitim alıp, sınavsız bir şekilde ara bulucu olabileceğini belirterek, temel ara buluculuk kanunu için de çalışma yaptıklarını söyledi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Dikmen Hakim Evi'nde düzenlenen 'İdarelerin Taraf Olduğu Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Uygulamalarının Geliştirilmesi Sempozyumu'nda konuştu. Bakan Tunç, dünyada da son yıllarda hukuk uyuşmazlıklarında alternatif çözüm yöntemi olarak ara buluculuk sisteminin geliştirilmesiyle ilgili önemli ilerlemeler olduğunu söyleyerek, "Ve bu anlamda biz mevzuatımıza, hukuk sistemimize, hukuk uyuşmazlıklarında ya da ceza uyuşmazlıklarında alternatif çözüm yöntemlerinin sisteme dahil edilmesi noktasında geriye de kaldık, bu noktada geç de kaldık. Geç kalmış olmak demek, burada özellikle bu konuda daha çabuk, daha hızlı davranmamızı gerektirecek çalışmaları da geriye bırakmamızı gerektirmez" dedi.
'ARA BULUCULUKTA BAŞARI ORANI YÜZDE 65'
Bakan Tunç, en son 7'nci Yargı Paketi ile yasalaşan dava şartı ara buluculuğun kapsamını daha da genişleten birtakım düzenlemeler yaptıklarını ifade ederek, "Bu anlamda toplamda 2013 yılından bu yana 6 milyon civarında uyuşmazlık ara bulucuların önüne gitti. Bu 6 milyonun 4 milyondan fazlası anlaşmayla sonuçlandı. Başarı oranı yüzde 65. Zorunlu ara buluculukta yüzde 40'lara kadar düşüyor. İhtiyari ara buluculukta ise yüzde 90'ın üzerine çıkıyor. Ortalaması yüzde 65. Yani 4 milyon davanın yaklaşık 11 yıllık süre içerisinde yargı sistemin içerisine girmeden dostane bir yöntemle, barışçıl bir yöntemle çözüme kavuşması demek davanın iki tarafını düşündüğümüzde 8 milyon insanın mahkeme kapılarına düşmeden kendi davasını karşılıklı olarak, kendi uyuşmazlığını barışarak, tokalaşarak çözdüğü anlamına geliyor. Bu da toplumsal barışa hizmet eden davaların uyuşmazlıkların daha az masrafla çözülmesini ve daha hızlı çözülmesini sağlayan 'kazan kazan' prensibiyle her iki tarafın memnun olacağı bir sistemi hukuk sistemimize kazandırmış olduk" diye konuştu.
'KİRA DAVALARINDA 228 BİN KİŞİ ANLAŞMIŞ'
Tunç, 1 Eylül 2023'ten itibaren hem kira hukukundan hem de komşuluk hukukundan, kat mülkiyetinden, ortaklığın giderilmesinden doğan davalarda küçümsenemeyecek bir başarı elde ettiklerini söyleyerek, "Kira uyuşmazlıkları ile ilgili toplumda çok önemli serzenişler vardı. Kira fiyatlarının yükselmesi nedeniyle kiracıyla kiralayan arasındaki tartışmaların arttığını görmüştük. 1 Eylül 2023'ten itibaren de kira davalarında zorunlu ara buluculuk başladıktan sonra bu uyuşmazlıkların neredeyse yarısı ara bulucuya giderek çözüme kavuştu. Kira davalarında 273 bin 511 başvuru olmuş. Bunun 114 bin 346'sı anlaşmayla sonuçlanmış. Yani 114 bin 346 demek; iki tarafı olduğunu düşünelim, 228 bin vatandaşımız mahkemeye gitmeden aralarındaki kiracıyla kiralayan anlaşarak yoluna devam etmiş, tokalaşarak yoluna devam etmiş" dedi.
'ÇOK TARAFLI DAVALARDA 100 BİN İNSAN ANLAŞTI'
Çok taraflı 30-40 yıl süren ortaklığın giderilmesi davalarının olduğunu vurgulayan Bakan Tunç, "30-40 yıl süren bir uyuşmazlığın bir masa etrafında oturduğunda çok taraflı da olsa anlaşabildiklerini görüyoruz. Bu kapsamda 90 bin 182 başvuru olmuştu ortaklığın giderilmesi davalarında, uyuşmazlıklarında. Bunun 15 bin 315'i anlaşmayla sonuçlandı. Burada aslında iki taraf dersek 30 bin, ama ortaklığın giderilmesi davalarında çok taraf var, neredeyse 100 bine yakın insan ortaklığın giderilmesi davası uyuşmazlığı bakımından mahkemeye gitmeden kendi aralarında çözüme kavuştuklarını görüyoruz. Kat mülkiyeti uyuşmazlıklarından kaynaklanan 12 bin 753 başvurunun 3 bin 549'u anlaşmayla sonuçlanmış. Komşuluk hukukundan kaynaklanan 8 bin 87 başvurunun 1776'sı anlaşmayla sonuçlanmış. Tarımsal üretim sözleşmelerinden kaynaklanan 754 başvurunun 139'u anlaşmayla sonuçlanmış. Bu kapsamda kirayla beraber toplamda 1 Eylül'den itibaren dava şartı ara buluculuk kapsamına aldığımız uyuşmazlıklar bakımından 273 bin 511'i kira toplam 385 bin 287 başvurunun 135 bin 125'i anlaşmayla sonuçlanmış" ifadelerini kullandı.
Bakan Tunç, ara buluculuğa önem vermeye devam edeceklerine değinerek, "Şu anda 45 bin ara bulucumuz var. Ara buluculuğun daha da geliştirilmesiyle ilgili olarak bizler hiç durmuyoruz. Özellikle mevzuatımızın bu konuda geliştirilmesi lazım. Şu anda TBMM'de görüşülmekte olan 9'uncu Yargı Paketi'nde de yine ara buluculukla ilgili bazı düzenlemeler var. Şu anda ara bulucu olabilmek için 5 yıl kıdeme sahip hukukçu olmak ve eğitim sonunda da sınavı kazanmak gerekiyor. Buna bir ilave daha yapıyoruz. 5 yıl hukukçular sınavı kazanarak, eğitim alarak ara bulucu olabilsin ama 20 yıl kıdeme sahip hukukçular da eğitim alarak sınavsız bir şekilde ara bulucu olabilsin. Buna yönelik bir kanun taslağımızı Meclis'e göndermiştik. Komisyondan geçti. Şu anda genel kurulun gündeminde. İnşallah yasalaştığında tecrübeli hukukçularımızın 20 yıl gibi önemli bir tecrübeye sahip hukukçularımızın da ara buluculuk eğitimi alarak sınavsız bir şekilde bu sistemin içerisine dahil olmalarını inşallah sağlamış olacağız" diye konuştu.
'ARA BULUCULUĞUN TEMEL BİR KANUNU OLMASI GEREKİR'
Bakan Tunç, uygulamadan kaynaklanan birtakım problemlerin olduğunu anlatarak, "Onları çözmeye yönelik kanun teklifinde düzenlemeler var. Özellikle taşınmazlarla ilgili anlaşma belgelerinin tapuya şerhiyle ilgili problem vardı. Bunu çözen bir kanun düzenlemesi de Meclis'imizin gündeminde. Yine ara buluculuk müzakerelerine katılmayı teşvik edici bazı düzenlemeler yapıyoruz. Bu 9'uncu Yargı Paketi'nde buna yönelik de düzenleme var. Ama asıl bizim Yargı Reformu Strateji Belgesi önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuyla paylaşılacak. O belgede de yine ara buluculuğa önemli bir yer verdik. Ara buluculuğun etkinliğinin artırılmasına yönelik çalışmalar yapılacağını bir hedef olarak koyduk. Ve asıl çünkü ara buluculuğun maddeleri değişik kanunlarda, ticaret kanununda, iş kanununda her bir ihtiyaçta farklı bir kanuna ekleme yapmıştık. Şimdi temel bir ara buluculuk kanunu düzenlemesini inşallah önümüzdeki günlerde, önümüzdeki süreç içerisinde ara buluculuğun temel bir kanunu olması gerekir diyoruz. Bu konudaki çalışmalarımızı da bilim kurulumuzla beraber sürdürüyoruz" dedi.