Yusuf Zengin
Yusuf Zengin

Karda kışta uçağa binmek

Ülkemizde nedense halen İstanbul'dan Diyarbakır'a otobüs kalkar. Buna da insanlar biner. Yolda 20 bilmem kaç saat boyunca eziyet çeker. Yolculuğunun büyük bölümünü gün ışığı olmaksızın karanlıkta yapar. Her molada donarak otobüsten iner ve otobüse biner. Yollardaki kalitesiz mola yerlerinde beslenmeye çalışılır. Ya da kaliteli olanlarında soyulur.

Uyumaya çalışır uyuyamaz. Uzanmaya çalışır uzanamaz. Normalde beş dakika birlikte olmayacağı bir adamla baş başa, omuz omuza, bazen hatta omzunda bilmem kaç saat yolculuk yapar. Bunun adına da "Param o kadarına yetiyor. Ekonomik olması için otobüse bindim" diye açıklar.

Yok öyle bir şey.
Bugün hele de kış şartlarında kesinlikle ama kesinlikle en ekonomik ulaşım aracı uçaktır. Bir defa bilet ücretleri sezonun en düşük halini yaşamaktadır. Belki uçak bulmakta yaz ayları kadar alternatif olmasa da otobüsle daha kısa sürede gidilebildiği görülememiştir.

Normalde 15 saatte gidebildiğiniz hedefinizin bu süresi kış aylarında mutlaka uzar. Yolculuk konforu yok olur. Molalar keyif olmaktan eziyete dönüşür. Yolculuk uzadıkça işin maliyeti de artar. Zamanınız ne kadar bol olsa da harcadığınız vaktin bir bedeli vardır. Bu bazen yemektir bazen başka bir şey.

Karayolundaki tek riskiniz sadece can güvenliğinizle ilgili değildir. Zamanında varamamak da bir risktir. İstediğiniz zamanda gidemediğiniz yere ulaşmanın nasıl bir kıymeti ve önemi vardır ki. Cenaze toprağa verildiyse, tatil bittiyse ne işe yarar.

Bakıyorum otogarlardan hergün yüzlerce otobüs onbinlerce insanımızı ülkenin değişik yerlerine taşıyor. Kafa koymaktan yağlanmış cam arkalarından el sallayan üzgün ve onların yolculuk sürecinde mutsuz, tedirgin insanlar topluluğu. Benim çocukluğumda olan bu durum her şeye rağmen değişmeden devam ediyor.

Bakıyorum uçak yolculuklarına bu tarihlerde yolcu sayısı iyice düşüyor. Bu yüzden sefer sayıları azaltılıyor veya birleştiriliyor. Havayolları zarar ediyor.

Havayollarının zarar etmesi beni ilgilendirmez ama artık yaşam kalitesinin de bir bedeli olduğunu anlamanın ve cebimizdeki 20 lirayla satın alınan 20 saatin veya o süre boyunca eziyete katlanılmamasının kolaylığını güzelliğini kim anlatacak insanlarımıza.

Dünyada insanlar ekonomik sıkıntılarına rağmen elinden geldiğince uçak yolculuğunu seçmeye çalışırken bizde ise cebinde para olmasına rağmen tuhaf bir korku ve alışkanlıkla nasıl açıklanabilir böyle bir cehalet.
Anlamıyorum.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türkiye Haberci'yi instagram'da takip edin Türkiye Haberci'yi Twitter'da takip edin Türkiye Haberci'yi Facebook'ta takip edin

TÜRKİYE HABERCİ E-GAZETE

  • e-gazete
  • e-gazete
  • e-gazete
  • e-gazete
  • e-gazete