Talpa Heyecanı
Türkiye'deki pilotlar adına konuşabilen ve neredeyse tüm özel havayollarında uçan sivil pilotları temsil eden bir kuruluştur malumunuz TALPA. İlginç insanlar geldi geçti TALPA'nın başından. Erkan Potukönen'den, Nemci Ekici'ye kadar her renkte insan gördük pilotların başında. Şimdi 9 Ocak'ta yeni bir seçim olacak. Neredeyse tüm pilotların gözü, nabzı bu tarihe çevrildi.
Bir hava kazası, belası, sorunu olduğunda gözler ilk olarak onlara çevrilir. Söyledikleri, savundukları her zaman manşetlerin odak noktasıdır çünkü. Genellikle pilotlar arasında bir çelişki, fikir ayrılığı olmaz. Olsa da bunu kimse hissetmez. Çoğunluğu asker orijinli olan pilotlarda bir anlamda bu hiyerarşi yazısız bir mutabakatla sağlanır.
Havacılık tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en çok medyatik olan sektörlerin başında gelir. Hatta en medyatiğidir bile diyebiliriz. Yerde olduğunda yan mahalle komşusunun bile dikkatini çekmeyecek olaylar uçakta meydana geldiğinde gazetelere manşet olur.
Uçmaya halen alışamamış olan insanoğlu arka sokakta ezilen adamdan haberdar olmaz da dünyanın öbür ucundaki bir cessnanın nasıl mecburi iniş yaptığını on dakika heyecanla seyreder.
İşte böyle olunca da meydana gelebilecek her olayda gözler pilotlara çevrilir. Onlarla ilgili olsun olmasın uçakta bulunan en yetkililer olarak onların söyleyeceği herhangi bir kelime ya da davranış modeli her zaman belirleyici olur.
İşin medyatik bölümünün dışında da TALPA yönetimine iş düşer elbette. Elinde sertifikası olan herkesin uçtuğu ve filtrenin üzerinde kimsenin kalmadığı bugünlerde onlara bu anlamda da büyük sorumluluk düşüyor. Pilotların eğitiminden sertifikasyonuna ve hatta sağlık prosedürlerine kadar onların tavsiyeleri yol gösterici oluyor.
Pilotların çalışma şartlarının belirlenmesi sırasında da TALPA'nın asli görevleri devrede elbette. Gerek sosyal tesisleri olsun gerek ise birlikte hareket ettikleri ya da edecekleri organizasyonlar olsun TALPA'nın neyi işaret ettiği önem taşıyor.
9 Ocak'ta iki liste yarışacak. Adaylardan Ali Ziya Yılmaz'ı tanımıyorum. Ancak uzun süredir yakından tanıdığımız Kaptan Tuna Gürel'in onu değerlendirebileceğimiz bizim açımızdan en somut durum medyayla olan ilişkileri elbette. Medyayla olan temaslar bakımından Gürel kaptanın son derece iyi ilişkiler içerisinde olduğunu söylemek gerek. Bunun başlıca kriteri de sağlıklı, seviyeli, düzeyli ve ulaşılabilir bir ilişkidir. Bu anlamda Tuna Gürel kaptandan memnun olduğumuzu ve yeri geldiğinde, ihtiyaç olduğunda 24 saat sürebilen bu diyaloğun yeni dönemde de sürmesini dilerim. Kısacası Tuna Gürel kaptanın bu dönem yeniden kazanması biz gazeteciler açısından memnuniyetle karşılayacağımız bir sonuç olacaktır. Diğer listedeki Ali Ziya Yılmaz kaptanın kazanması durumunda da Tuna Gürel kaptanın koyduğu ve geliştirdiği kriterlerin artarak sürmesini temenni ederim.
Her iki kaptana ve listelerindeki pilotlara da başarılar dilerken bu dönem TALPA yönetiminde bulunacak ekibin belki de son yıllardaki en önemli zaman dilimi olduğunu hatırlatmak gerek. Pilot eksiğinin olduğu ve hatta kısa sürede kaptan açığının oluşacağı belliyken ve yurtdışından gelmiş pilotlarla değirmenin çarkı döndürülmeye çalışılırken en önemli kurum olan TALPA'ya büyük görev düşüyor. Şimdiden hayırlı olsun.
