Gün; birlik ve beraberlik günüdür!..
Hangi mevkide olursak olalım; sonuçta insan olduğumuzu ve bir gün bizi Yaradan'a döneceğimizi unutmamalıyız. Bu kaçınılmaz son tüm canlılar için geçerlidir.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sevgili annesi Tenzile Hanımefendi de Hakkın rahmetine kavuştu. Annesine olan bağlılığı hepimizce malum olan Başbakan Erdoğan'ın gözyaşları, onun insani duygularının en bariz göstergesiydi. Başbakan'a sabır; annesi Tenzile Hanımefendi'ye de rahmet diliyorum.
...
Başbakan'ın insani duygularını gözyaşları ile ortaya koyması; onu yakından tanıyan birisi olarak beni derinden etkiledi. Bunu ülkesi için yapmaya çalıştıkları ile bağdaştırmak sanıyorum yanlış olmaz.
Başbakan'ın; 'Geçmişten günümüze kadar süregelen ve kronik bir hal alan terör konusunda somut adımlar atmaktan bizi kimse alıkoyamaz. Anaların gözyaşlarının dinmesi tek amacımız. Bunu durdurmak için gereken her şeyi yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz'' demesi ve bu konuda net bir tavır sergilemesi, onun gönlünde yatanı ortaya koyuyor.
Ancak; Türkiye'nin önündeki en büyük engel olan terör, bu konudaki iyimserliğe darbe vurmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde meydana gelen kahpe saldırılar, Başbakan'ın ve dolayısı ile de Türkiye Cumhuriyeti'nin bu konudaki kararlılığını zorlayacağa benziyor.
Ancak...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konudaki kararlılığını yakından bilen birisi olarak şunu net olarak söyleyebilirim: Böyle kahpe saldırılar; kararlılığı konusunda asla taviz vermeyen Başbakan'ı yolundan döndüremez. Terör konusunda bundan böyle daha farklı bir strateji izleyecektir ama bölge halkının refahı için yapacaklarından asla vazgeçmeyecektir.
Bu konuda yaptıkları ortadadır ve bu durum bölge halkı tarafından da kabul edilmiştir. Bölge'deki Sivil Toplum Kuruluşları ve Kürt vatandaşların artan terör olayları karşısında gösterdikleri 'TEPKİ' bunun en bariz kanıtıdır. Yapılan bu saldırıların kendi çıkarlarına değil; örgüt yöneticilerinin çıkarına oluğunu gören ve örgütün dış güçlerce yönetildiğini yakından bilen Kürt vatandaşlar gereken tepkiyi gösteriyorlar/göstereceklerdir.
Dikkat ederseniz; olayları çıkartan topluluklar 300-500 kişiyi geçmiyor. Bu gösterilere vatandaşların tepkisi de sert oluyor. Yani vatandaş artık bu olayın bir an önce çözülmesinden yana bir tavır sergiliyor. Alınan istihbaratlar şunu da net bir şekilde ortaya koyuyor: Terör örgütü, insani kaynak bulmakta zorlanıyor. Yani dağa çıkışlar oldukça azalmış durumda. Deyim yerinde ise; örgüt resmen can çekişiyor. Bu nedenle de; kahpece saldırılar yaparak güç gösterisinde bulunuyor. Ancak bu taktiğin geri teptiği de ortada. Çünkü; şehit cenazelerinde terör örgütüne lanet yağıyor.
Bu gelişmeler ışığında şunları söylemek yanlış olmaz...
Gelinen nokta itibarı ile 'sabırlı' olmak, 'provokasyonlara' gelmemek, 'kardeşliği' bozacak oyunlara prim vermemek, el birliği ile bu sorunun üstesinden gelmek durumundayız. Gelişen, büyüyen, bulunduğu coğrafyada söz sahibi olan Türkiye üzerine oynanmak istenen oyunlara izin vermemek; sanıyorum hepimizin çıkarınadır.
Tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet; kederli ailelerine ve Türk ulusuna baş sağlığı diliyorum.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sevgili annesi Tenzile Hanımefendi de Hakkın rahmetine kavuştu. Annesine olan bağlılığı hepimizce malum olan Başbakan Erdoğan'ın gözyaşları, onun insani duygularının en bariz göstergesiydi. Başbakan'a sabır; annesi Tenzile Hanımefendi'ye de rahmet diliyorum.
...
Başbakan'ın insani duygularını gözyaşları ile ortaya koyması; onu yakından tanıyan birisi olarak beni derinden etkiledi. Bunu ülkesi için yapmaya çalıştıkları ile bağdaştırmak sanıyorum yanlış olmaz.
Başbakan'ın; 'Geçmişten günümüze kadar süregelen ve kronik bir hal alan terör konusunda somut adımlar atmaktan bizi kimse alıkoyamaz. Anaların gözyaşlarının dinmesi tek amacımız. Bunu durdurmak için gereken her şeyi yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz'' demesi ve bu konuda net bir tavır sergilemesi, onun gönlünde yatanı ortaya koyuyor.
Ancak; Türkiye'nin önündeki en büyük engel olan terör, bu konudaki iyimserliğe darbe vurmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde meydana gelen kahpe saldırılar, Başbakan'ın ve dolayısı ile de Türkiye Cumhuriyeti'nin bu konudaki kararlılığını zorlayacağa benziyor.
Ancak...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konudaki kararlılığını yakından bilen birisi olarak şunu net olarak söyleyebilirim: Böyle kahpe saldırılar; kararlılığı konusunda asla taviz vermeyen Başbakan'ı yolundan döndüremez. Terör konusunda bundan böyle daha farklı bir strateji izleyecektir ama bölge halkının refahı için yapacaklarından asla vazgeçmeyecektir.
Bu konuda yaptıkları ortadadır ve bu durum bölge halkı tarafından da kabul edilmiştir. Bölge'deki Sivil Toplum Kuruluşları ve Kürt vatandaşların artan terör olayları karşısında gösterdikleri 'TEPKİ' bunun en bariz kanıtıdır. Yapılan bu saldırıların kendi çıkarlarına değil; örgüt yöneticilerinin çıkarına oluğunu gören ve örgütün dış güçlerce yönetildiğini yakından bilen Kürt vatandaşlar gereken tepkiyi gösteriyorlar/göstereceklerdir.
Dikkat ederseniz; olayları çıkartan topluluklar 300-500 kişiyi geçmiyor. Bu gösterilere vatandaşların tepkisi de sert oluyor. Yani vatandaş artık bu olayın bir an önce çözülmesinden yana bir tavır sergiliyor. Alınan istihbaratlar şunu da net bir şekilde ortaya koyuyor: Terör örgütü, insani kaynak bulmakta zorlanıyor. Yani dağa çıkışlar oldukça azalmış durumda. Deyim yerinde ise; örgüt resmen can çekişiyor. Bu nedenle de; kahpece saldırılar yaparak güç gösterisinde bulunuyor. Ancak bu taktiğin geri teptiği de ortada. Çünkü; şehit cenazelerinde terör örgütüne lanet yağıyor.
Bu gelişmeler ışığında şunları söylemek yanlış olmaz...
Gelinen nokta itibarı ile 'sabırlı' olmak, 'provokasyonlara' gelmemek, 'kardeşliği' bozacak oyunlara prim vermemek, el birliği ile bu sorunun üstesinden gelmek durumundayız. Gelişen, büyüyen, bulunduğu coğrafyada söz sahibi olan Türkiye üzerine oynanmak istenen oyunlara izin vermemek; sanıyorum hepimizin çıkarınadır.
Tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet; kederli ailelerine ve Türk ulusuna baş sağlığı diliyorum.
