Havacılık ve Güneydoğu
Ülkemizin içerisinden geçtiği gündem ile ilgili detaya girmeyeceğim. Bununla ilgili televizyon ve günlük gazetelerden anında bilgi alıyorsunuz. Ancak işin bir de havacılık boyutu var. Benim amacım dikkatinizi bu konuya çekmek.
Birinci Irak savaşında ve ikincisinin de başlarında Amerika'nın belli paralelin üzerindeki uçuşları yasaklaması, uzak doğuya gidecek uçakların hava yollarını bir miktar değiştirmelerine veya en azından yedek meydanlarını başka havalimanlarına yöneltmeye itmiş ve bu yolu kullanacak şirketlerin daha dikkatli olmasını gerektirmişti. Şu anda böyle bir durum yok aslında. O zamanlar bu gelişmeye paralel olarak güneydoğuya yapılan uçuşlarda uçakların sigorta edilmesiyle ilgili bir takım yenilikler daha doğrusu yaptırımlar gerekli olmuştu.
Sigorta konsorsiyumları poliçelerde ayrıca devlet teminatı görmek istemiş ve bu teminat en başta devlet tarafından verilememiş veya verilmesinde gecikilmiş sonrasında ise sağlanmıştı. Uçuşlar da buna göre devam etmişti.
Şu anda o bölgede gündem doğrultusunda yaşanacak sıcak gelişmeler sonrasında bazı değişiklikler ve buna bağlı yaptırımlar yaşanabilir. Türk sivil havacılığının filosunda bulunan 200'e yakın yolcu ve kargo uçağının ve 100'ü aşkın THY uçağının sigorta poliçe detaylarında yenilikler yapılması gerekebilir. THY'yi zaten bir KİT olması nedeniyle bunun dışında tutarsak eğer özel havayolu şirketleri için bir miktar daha koltuk başı ve/veya uçak başı ilave maliyetler gelebilir. Hatta bununla kalınmayıp daha önce olduğu gibi yine devlet teminatı istenebilir.
O bölgede yaşanabilecek muhtemel tüm senaryoların ülkenin geneline yansıyacak bir ekonomik tedbir, gelişim, değişiklik olarak yansıması ve bunun akabinde bazı negatif ticari aksiyonların yaşanması moral bozucu olabilir. Dolayısıyla böyle bir gelişme yaşanacağında bu gibi detayların da dikkate alınarak devlet yani Ulaştırma Bakanlığı tarafından proaktif önlemle giderilmesi gerekir.
Elbette yaşanan durum nedeniyle neyin bedeli nasıl ödenecekse öyle ödenir. Bazı detaylar yok sayılır. Amiyane tabiriyle kavgada yumruk sayılmaz. Ama, bile bile bazı detayların önlemini almayı unutmak, ihmal etmek, göz önünde tutmamak toplumsal ittifak açısından moral bozucu olabilir. Bazı güneydoğu iç hat seferleri bu nedenle yapılamayabilir veya bilet fiyatları bu gibi ilave harçlar yüzünden pahalanabilir. İşte bunların önlemleri bugünden düşünülmesi ve toplu bir eylem yapılacağı zaman da masaya yatırılıp halledilmesi gerekir.
Bu gibi durumlarda planlı programlı davranış modları ülkemize yakışan bir kararlılık ve planlılık görüntüsü verecektir. Ya da en azından bir zafiyet belirtisi olarak yansımayacaktır.
Kısacası bedel neyse ödenir. Ama önlem neyse de almak gerekir.