Önemli Olan; Devletin Başarısıdır!..
Seçim tarihi yaklaştıkça; siyasi arenadaki hareketlilik de artmaya başladı. Buna paralel olarak; hemen herkesin iştahını kabartan 'milletvekilliği' aday adaylığı başvuruları da başlamış oldu.
Üst düzey bürokratlardan tutun da...
Sıradan vatandaşlara varıncaya kadar birçok ismin; oldukça cazip bir makam olan 'vekillik' için kolları sıvadığına şahit olmaya başladık.
Bizi ilgilendiren...
Sıradan vatandaşların başvuruları değil; devletin üst kademelerinde görev yapan bürokratların ve mesleğinde başarılı olan isimlerin bu iş için ön plana çıkmaları...
Bu isimlerden en ilginci de; MİT Müsteşarı Hakan Fidan...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde göreve getirilen ve en güvendiği isimlerden biri olan Hakan Fidan'ın adaylığı oldukça gürültü kopardı.
Muhalefet; Hakan Fidan'ın adaylık için görevinden istifa etmesini sert bir dille eleştirince, devreye Cumhurbaşkanı Erdoğan girdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan'ın milletvekili adaylığına olumlu bakmadığını vurguladıktan sonra şunları söyledi: ''Bunu sayın Başbakana da söyledim. Başbakanın takdirine kalmış bir şey. Buna karışmam söz konusu olamaz. Muhalefetin MİT'in başındaki birinin aday olup olamayacağına dair değerlendirmelerini de takdir etmiyorum. Her memurun nasıl böyle bir hakkı varsa, Fidan'ın da vardır. Devlet aygıtı içinde çalışan hiç kimseye böyle bir yasak yoktur.''
...
Gelişmelere ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın duruşuna bakıldığında; muhalefetin bir kez daha sınıfta kaldığını söylemek mümkün. İktidar partisinin eldeki tüm güce rağmen seçimle ilgili işi sıkı tutması ve adaylar üzerinde ciddi olarak çalışmasına karşın, muhalefetin hala 'dedikodu ve karalama' siyaseti yapması akıl alır bir iş değil. Görünen o ki; geçmiş seçimlerde olduğu gibi muhalefet yine iktidar partisine çalışıyor. Halkın sorunlarının çözümünden daha çok iktidar üzerinden siyasete devam eden muhalefetin bu seçimlerde de nal toplayacağını söylemek, bence kehanet değil.
...
Çiçeği burnunda Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun da siyasete iyice ısındığını söylemek yanlış olmaz. Recep Tayyip Erdoğan gibi bir siyaset ustasının yanında yıllarca tecrübe edinen Başbakan Davutoğlu'nun, 'halktan biriyim' diyerek hareket etmesi ve ılımlı bir siyasi çizgi izlemesi, seçimlerdeki şansını artırmış görünüyor. Bana göre; Sayın Davutoğlu seçimlerde oy oranını bir-iki puan daha artıracaktır. Bunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan faktörünün büyük etkisi olacağını kabul etmek de gerçekçi olmanın bir gereğidir.
...
Her ne olursa olsun...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve Başbakan Davutoğlu'nun da her fırsatta vurguladıkları gibi; aslolan devletin bekası ve gelişmesidir. Bunu muhalefetin de, seçmenin de kabul etmesi, hepimizin geleceğini yakından ilgilendirmektedir. Gelişen, değişen ve her geçen gün gerilen bir dünyada var olabilmek için...
Kısır çekişmeleri...
Yersiz hezeyanları...
Kıskançlıkları...
Ve çıkarcılığı bir kenara bırakmak...
Çok çalışmak, kenetlenmek, geleceğe dönük planlar yapmak ve piyon yerine oyun kurucu olmak zorundayız. Unutmayalım ki; muhtaç olduğumuz kudret, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.
Yeter ki isteyelim...
